Bilgi, bir yatırımdır
Kolay anlaşılır bilgileri uygulanabilir görüşlerle birleştirerek, Süperborsa piyasayı daha az korkutucu ve daha erişilebilir hale getiriyor.
Öğren
Anla
Ticaret
Yap
Eğitim Akademisi
Keyifli ve etkili bir şekilde öğrenmek için eğitim akademimizi ziyaret edin.
Öğrenmeye Başla
Hisse senedi, devlet tahvili gibi menkul kıymetlerin yanı sıra emtialar,
dövizler, vadeli işlemler,
opsiyon sözleşmelerinin işlem gördüğü, halka arz edildiği, bu ürünlerin alınıp
satıldığı; resmi,
denetim altında tutulan, güvenilir yatırım araçları piyasasına borsa denir.
Belli kurallar dahilinde bu
faaliyetlerin yapıldığı işlemler esnasında, alıcılar ve satıcılar yüz yüze
gelmez, birbirini görmez.
Bu işlemler sektörde faaliyet gösteren aracı kurumlar vasıtasıyla yapılır.
İşlemlerin temelinde,
arz-talep ilişkisi yatmaktadır. Hisse alımı yapmak isteyen bir yatırımcının
karşısında, yine aynı
hisseyi satmak isteyen başka bir yatırımcı olmalıdır. Her iki kişi de o hisseyle
ilgili olarak belli
bir fiyatta uzlaşır ve bu şekilde borsada işlem gerçekleşir. Evet, borsaya
yatırım yaparak tanınmış
şirketlere ortak olabilirsiniz! Borsa; yatırımcıların şirket hisselerini alıp,
onlara ortak olmasını
ve sonucunda para kazanmasını sağlayan bir piyasadır. Bu şirketler kârını
artıracak işler yaptığında
siz de para kazanmış olursunuz. Borsada yatırımcıları alıcılar ve satıcılar
olarak ikiye ayırırız.
Alıcılar bir hisseyi almak için, satıcılar bir hisseyi satmak için işlem
yaparlar. Aracı kurum ise bu
iki tarafı bir araya getiren, emirlerinin gerçekleşmesini sağlayan taraftır.
Dünya Borsalarında Kar Sağlamaya Sadece 1 Adım Uzaktasın !
Piyasa Değerine Göre Dünyanın En Büyük Hisse Senedi Borsaları:
Dünya Borsalarında Kar Sağlamaya Sadece 1 Adım Uzaktasın !
Piyasa Değerine Göre Dünyanın En Büyük Hisse Senedi Borsaları:
- New York Borsası (NYSE) 13.4 trilyon dolar
- Nasdaq Borsası 3.9 trilyon dolar
- Tokyo Borsası 3.8 trilyon dolar
- Londra Borsası 3.6 trilyon dolar
- Euronext Borsası 2.9 trilyon dolar
- Şanghay borsası 2.7 trilyon dolar
- Hong Kong Borsası 2.7 trilyon dolar
- Toronto Borsası 2.2 triyon dolar
- Borsa İstanbul 175 milyar dolarla 32. sırada yer alıyor
- Chicago Ticaret Borsası (CME)
- Chicago Ticaret Kurulu (CBOT)
- New York Yicaret Borsası (NYMEX)
- Londra Metal Borsası (LME)
Forex, İngilizce “Foreign Exchange” sözcüklerinin ilk hecelerinden oluşan bir
finans terimidir. En basit
tabirle forex işlemi, bir ülkenin para birimiyle diğerinin değiştirilmesi
anlamına gelir. Türkçeye
foreks olarak geçen borsa terimi, “kaldıraçlı alım satım işlemleri” olarak da
bilinir. Kelime anlamı
olarak forex döviz takası anlamına gelse de bu piyasa da döviz yani farklı
ülkelerin para birimleri
yanında altın, gümüş, petrol, kahve, buğday gibi yüzlerce üründe işlem
yapılmaktadır. Günlük ortalama
yatırım hacmi $7 trilyona ulaşan forex piyasası, dünyanın en yüksek likiditesine
sahip piyasadır. Bu,
yatırımcıların piyasa açık olduğu sürece istedikleri hemen her dövizden yüksek
hacimlerde alım
yapabilecekleri anlamına gelir. Forex piyasası haftanın 5 günü Pazartesiden
Cumaya her gün 24 saat
açıktır. Yatırımlar, Avustralya’da piyasaların açılmasıyla başlar ve Asya,
Avrupa ile devam ettikten
sonra ABD piyasaları kapanana kadar devam eder. Forex’te işlem saatleri nedir?
Majör forex
piyasalarından biri kapanırken diğeri açılır. Örneğin GMT'ye göre forex yatırım
saatleri dünya genelinde
şu şekilde hareket eder: 13.00 - 22.00 GMT arasında New York'ta erişilebilir;
22.00 GMT itibariyle
Sidney online olur; Tokyo 00.00 itibariyle açılır ve 9.00 GMT itibariyle kapanır
ve döngüyü tamamlamak
için Londra 8.00'da açılır ve 17.00 GMT'de kapanır. Bu da dünya genelinde
brokerların ve yatırımcıların
tüm kıtalardaki merkez bankalarının da katılımıyla birlikte hafta içi günün 24
saati yatırım yapmasına
imkan sağlar. Pazar gecesi 00:00’da açılır ve Cuma gecesi 00:00’da kapanır,
hafta içi 5/24 açıktır.
Forex Piyasasında Fiyatlar Nasıl Belirlenir? Küresel çapta bankaların her para
birimiyle ilgili
kendine özgü bir nakit akışı bulunur. Bankalara çok fazla döviz girebilir ve
çıkabilir. Bu noktada
bankalar nakit akışını düzenleyerek hem kendilerinin hem de müşterilerinin
ihtiyaçlarını karşılamak
için bazı aksiyonlar alır. Buna bağlı olarak bankalar sahip oldukları fazla
nakdi satarak ihtiyaç
duyduğu diğer para birimlerini almayı düşünür. Bankalar, hemen hemen tüm döviz
çiftlerinde, gümüş ve
altın gibi spot emtialarda piyasa yapıcısı olarak görev alır. Görevleri gereği
söz konusu bankalar
Forex fiyatlarının belirlenmesini sağlar. Uluslararası bankalar piyasanın
fiyatlarını oluşturur.
Belirlenen fiyatlar ise çeşitli networkler sayesinde aracı kurumlara iletilir.
Bankalardan kurumlara
fiyat aktarımı sağlayan bu yapılara fiyat networkü adı verilir. Flextrade,
Reuters, Bloomberg, Hotspot
FX ve Currenex firmaları bu mecralara örnek olarak gösterilebilir. Networklerden
gelen fiyatlar üzerine
kendi gelirlerini koyan Foreks şirketleri de son rakamı yatırımcılara iletir.
Forex piyasası her ülkenin kendi yasal denetimine tabidir, Sermaye Piyasası
Kurulu, kaldıraçlı alım
satım yani forex işlemi sunan kuruluşlara lisans koşulu getirmiştir, lisansı
olmayan kuruluş forex
işlemleri sunamaz. Forex broker lisansı nedir? – Neden bu kadar önemli? Forex
piyasası, işlem yaparken
üçüncü şahıslara müdahalenin olmadığı bir yerdir. Forex piyasasını en çok
etkileyen ekonomik
göstergeler:
- Faiz oranı: BirliğMerkez bankaları faiz oranlarını artırdığında, borçlanmanın maliyetinin artacağı ve para arzının azalacağı beklentisiyle ilgili para biriminin değeri yükselir. Faiz oranları düşürüldüğünde ise tersi olur.
- İşsizlik oranı: İşsizlik oranının düştüğünde, ekonominin ısınarak enflasyonun artmasına neden olacağı bunun da faiz artışına yol açacağı beklentisiyle ilgili para birimi değer kazanır, tersi durumda ise değer kaybeder.
- Enflasyon oranı: Enflasyon oranı yükseldiğinde reel faizler gerileyeceği için ilgili para biriminin değeri düşer.
- GSYİH: GSYİH’sı hızlı arttığında, faiz artışı beklentisini artıracağı için ilgili para birimi değer kazanır.
- Cari Açık: Cari açığın artışı, döviz talebini artıracağı için ilgili para birimi değer kaybeder.
Kaldıraçlı işlem, yatırım getirisini maksimize etmek amacıyla uygulanan bir
finans piyasası terimidir. Finans piyasalarında kaldıraç, herhangi bir
kaynağın toplam parasal büyüklüğünden daha az miktarda teminat ile al-sat
yapmayı mümkün kılan bir varlık olarak tanımlanır. Kaldıraç oranı,
genellikle sayısal bir değer olarak ifade edilir, örneğin 1:400 gibi.
Kaldıraçlı işlemler, yatırımcılara daha az teminatla daha büyük hacimli
işlemler yapma olanağı sağlar.
Kaldıraç Karı veya Zararı Etkilemez! Kaldıraç hakkında
bilinen yanlışlardan biri, kaldıracın karı ve zararı etkileyebileceği
düşüncesidir. Ancak kaldıraç sadece daha az teminatla daha büyük hacimli
işlem yapmayı sağlar. Kar ve zarar ise işlem hacmi (lot) ile ilişkilidir.
Kaldıraç, yatırımcının risk tercihine bağlı olarak kullanılmalıdır.
Kaldıraçlı İşlem Yaparken Nelere Dikkat Etmek Gerekir?
Kaldıraçlı işlemler yüksek kâr elde etme potansiyeli sunarken aynı zamanda
yüksek risk içerir. Bu nedenle, kaldıraçlı işlem yaparken dikkatli olunmalı
ve şu stratejiler uygulanabilir:
- Yatırım portföyünü çeşitlendirin.
- İşlem yapmadan önce yatırım pozisyonuyla ilgili tüm risklerin farkında olun.
- Volatilitesi yüksek varlıklarda işlem yapmaktan kaçının.
- Kaldıraç oranını yönetebileceğiniz düzeyde tutun.
- Teminat çağrısı alırsanız bu durumu göz önünde bulundurun.
Lot, borsada ve forexte farklı birimleri ifade eden bir terimdir. Borsada
lot, hisse senedi alım-satım işlemlerinde kullanılır ve her biri 1 TL'lik
nominal değere karşılık gelir. Forex piyasasında ise lot, işlem hacmini
ifade eder ve farklı büyüklüklerde olabilir. Mini lot ve mikro lot gibi
terimler de kullanılır.
Örnek olarak, forex piyasasında 1 standart lot, 100.000 birimlik işlem hacmini ifade ederken, 1 mini lot 10.000 birimlik, 1 mikro lot ise 1.000 birimlik işlem hacmini ifade eder.
Örnek olarak, forex piyasasında 1 standart lot, 100.000 birimlik işlem hacmini ifade ederken, 1 mini lot 10.000 birimlik, 1 mikro lot ise 1.000 birimlik işlem hacmini ifade eder.
Mini lot, forex piyasasında işlem hacmini ifade eden bir terimdir. 1 mini
lot, 10.000 birimlik işlem hacmini temsil eder. Standart lotun (1 lot)
100.000 birimlik işlem hacmi olduğunu düşünürsek, 1 mini lot bunun onda
birine eşittir.
Örnek olarak, EUR/USD paritesinde 1 standart lot, 100.000 Euro'luk bir işlem hacmi demektir. Ancak 1 mini lot EUR/USD işleminde 10.000 Euro'luk bir işlem hacmini ifade eder. Mikro lot ise 1.000 birimlik işlem hacmini temsil eder ve mini lotun onda birine eşittir.
Mini lot, forex piyasasında daha küçük miktarda sermaye ile işlem yapmak isteyen yatırımcılar için uygun bir seçenektir. Daha küçük lotlarla işlem yapmak, yatırımcılara daha esnek bir şekilde pozisyon alabilme imkanı sunar ve risk yönetimini kolaylaştırır.
Örnek olarak, EUR/USD paritesinde 1 standart lot, 100.000 Euro'luk bir işlem hacmi demektir. Ancak 1 mini lot EUR/USD işleminde 10.000 Euro'luk bir işlem hacmini ifade eder. Mikro lot ise 1.000 birimlik işlem hacmini temsil eder ve mini lotun onda birine eşittir.
Mini lot, forex piyasasında daha küçük miktarda sermaye ile işlem yapmak isteyen yatırımcılar için uygun bir seçenektir. Daha küçük lotlarla işlem yapmak, yatırımcılara daha esnek bir şekilde pozisyon alabilme imkanı sunar ve risk yönetimini kolaylaştırır.
Mikro lot, forex piyasasında işlem hacmini ifade eden bir diğer terimdir. 1
mikro lot, 1.000 birimlik işlem hacmini temsil eder. Yani, 1 standart lotun
(1 lot) 100.000 birimlik işlem hacmi olduğunu düşünürsek, 1 mikro lot bunun
yüzde birine eşittir.
Örneğin, USD/JPY paritesinde 1 standart lot, 100.000 Amerikan Doları işlem hacmi anlamına gelirken, 1 mikro lot USD/JPY işleminde 1.000 Amerikan Doları işlem hacmini ifade eder. Mini lot ve standart lot arasında bir seçenek olarak mikro lot, daha küçük miktarlarda yatırım yapmak isteyen yatırımcılar için uygundur ve risk yönetimini kolaylaştırır.
Mikro lot ile işlem yapmak, küçük bakiyelerle piyasalara giriş yapmak isteyen yeni yatırımcılar için de tercih edilen bir seçenektir. Böylece yatırımcılar, düşük sermayeleriyle daha fazla çeşitlendirilmiş işlem yapabilir ve piyasaları daha iyi tanıma fırsatı bulurlar.
Örneğin, USD/JPY paritesinde 1 standart lot, 100.000 Amerikan Doları işlem hacmi anlamına gelirken, 1 mikro lot USD/JPY işleminde 1.000 Amerikan Doları işlem hacmini ifade eder. Mini lot ve standart lot arasında bir seçenek olarak mikro lot, daha küçük miktarlarda yatırım yapmak isteyen yatırımcılar için uygundur ve risk yönetimini kolaylaştırır.
Mikro lot ile işlem yapmak, küçük bakiyelerle piyasalara giriş yapmak isteyen yeni yatırımcılar için de tercih edilen bir seçenektir. Böylece yatırımcılar, düşük sermayeleriyle daha fazla çeşitlendirilmiş işlem yapabilir ve piyasaları daha iyi tanıma fırsatı bulurlar.
Lot hesabı yapmak, yatırım yapılan varlık ve piyasa türüne göre değişiklik
gösterebilir. Özellikle forex piyasasında lotun büyüklüğü, döviz çiftine ve
kullanılan kaldıraç oranına bağlı olarak belirlenir.
Örnek olarak, EUR/USD döviz çiftinde 1 standart lot, 100.000 Euro'luk bir işlem büyüklüğüne karşılık gelir. Eğer EUR/USD paritesinde 0.1 lotluk bir işlem yapmak istiyorsanız, bu 10.000 Euro'luk bir işlem büyüklüğüne denk gelir. Aynı şekilde 0.01 lotluk bir işlem, 1.000 Euro'luk bir işlem büyüklüğüne denk gelir.
Forex piyasasında lot hesabı yaparken, işlem yapacağınız döviz çiftinin pip değerini de göz önünde bulundurmanız önemlidir. Pip değeri, döviz çiftinin fiyat hassasiyetini gösteren en küçük birimdir. Özellikle yatırım miktarınızı ve risk toleransınızı belirlerken pip değeri üzerinde de düşünmeniz faydalı olacaktır.
Diğer yandan, hisse senetleri ve emtialarda lot hesabı, alım yapmak istediğiniz hisse senedi veya emtia miktarına göre belirlenir. Örneğin, 100 adet hisse senedi almak istiyorsanız, 100 adetlik bir lot kullanmanız gerekir.
Örnek olarak, EUR/USD döviz çiftinde 1 standart lot, 100.000 Euro'luk bir işlem büyüklüğüne karşılık gelir. Eğer EUR/USD paritesinde 0.1 lotluk bir işlem yapmak istiyorsanız, bu 10.000 Euro'luk bir işlem büyüklüğüne denk gelir. Aynı şekilde 0.01 lotluk bir işlem, 1.000 Euro'luk bir işlem büyüklüğüne denk gelir.
Forex piyasasında lot hesabı yaparken, işlem yapacağınız döviz çiftinin pip değerini de göz önünde bulundurmanız önemlidir. Pip değeri, döviz çiftinin fiyat hassasiyetini gösteren en küçük birimdir. Özellikle yatırım miktarınızı ve risk toleransınızı belirlerken pip değeri üzerinde de düşünmeniz faydalı olacaktır.
Diğer yandan, hisse senetleri ve emtialarda lot hesabı, alım yapmak istediğiniz hisse senedi veya emtia miktarına göre belirlenir. Örneğin, 100 adet hisse senedi almak istiyorsanız, 100 adetlik bir lot kullanmanız gerekir.
Pip ve Point, forex piyasasında yatırımcılar tarafından yaygın olarak
kullanılan iki önemli terimdir ve fiyat değişimlerini ölçmek için
kullanılırlar.
Pip, "Price Interest Point" kelimelerinin kısaltmasıdır ve genellikle döviz çiftlerindeki en küçük fiyat değişimini ifade eder. Çoğu döviz çiftinde virgülden sonraki dördüncü basamağa kadar olan değişim bir pip olarak adlandırılır. Örneğin, EUR/USD paritesinde 1.2345'ten 1.2346'ya yükseliş 1 pip olarak ifade edilir.
Point ise pip'in onda birini ifade eder ve pip'in onda biri olarak hesaplanır. Dolayısıyla, bir döviz çiftinde pip 10 birim ise, point 1 birimdir. Pip ve point arasındaki fark, özellikle yüksek miktarlı işlemler yapan profesyonel yatırımcılar için önemlidir.
Forex piyasasında spread, yani alış ve satış fiyatları arasındaki fark pip cinsinden ölçülür. Yatırımcılar, spread'in dar olmasını tercih eder, çünkü dar spreadler maliyetleri düşürür ve işlem karlılığını artırır.
Pip ve point kavramlarını anlamak, yatırımcıların forex piyasasındaki fiyat değişimlerini takip etmelerine, analizlerini yapmalarına ve işlem stratejilerini geliştirmelerine yardımcı olur.
Pip, "Price Interest Point" kelimelerinin kısaltmasıdır ve genellikle döviz çiftlerindeki en küçük fiyat değişimini ifade eder. Çoğu döviz çiftinde virgülden sonraki dördüncü basamağa kadar olan değişim bir pip olarak adlandırılır. Örneğin, EUR/USD paritesinde 1.2345'ten 1.2346'ya yükseliş 1 pip olarak ifade edilir.
Point ise pip'in onda birini ifade eder ve pip'in onda biri olarak hesaplanır. Dolayısıyla, bir döviz çiftinde pip 10 birim ise, point 1 birimdir. Pip ve point arasındaki fark, özellikle yüksek miktarlı işlemler yapan profesyonel yatırımcılar için önemlidir.
Forex piyasasında spread, yani alış ve satış fiyatları arasındaki fark pip cinsinden ölçülür. Yatırımcılar, spread'in dar olmasını tercih eder, çünkü dar spreadler maliyetleri düşürür ve işlem karlılığını artırır.
Pip ve point kavramlarını anlamak, yatırımcıların forex piyasasındaki fiyat değişimlerini takip etmelerine, analizlerini yapmalarına ve işlem stratejilerini geliştirmelerine yardımcı olur.
Point terimi, pip teriminin onda birini ifade eder. Yani diğer bir deyişle, pip
biriminin 10 katıdır. Point, özellikle büyük çapta forex yatırımları yapan
profesyonel yatırımcılar için önemlidir ve genellikle büyük miktarlı işlemlerde
kullanılır. Pip ve point kavramları, yatırımcıların işlem yapacakları ürünleri
ve işlem miktarlarını belirlerken dikkate almaları gereken önemli faktörlerdir.
Pip ve point değerleri, yatırım yapılan ürüne, işlem hacmine ve hesap
birimine bağlı olarak değişiklik gösterir. Pip değeri, hesap para birimi ve
işlem miktarına göre hesaplanır. Aşağıda pip ve point hesaplama örneklerini
bulabilirsiniz:
Örnek 1:
Hesap para birimi: USD
Parite çifti: EUR/USD
İşlem miktarı: 10.000 (mini lot)
Pip değeri: 0.0001
Örnek 2:
Hesap para birimi: USD
Parite çifti: GBP/USD
İşlem miktarı: 100.000 (standart lot)
Pip değeri: 0.0001
Örnek 3:
Hesap para birimi: TRY
Parite çifti: USD/TRY
İşlem miktarı: 5.000 (mini lot)
Pip değeri: 0.0001
Pip değeri, işlem yapılan paritenin ondalık basamağına göre farklılık gösterir ve bu değeri dikkate alarak işlem yapmak önemlidir.
Örnek 1:
Hesap para birimi: USD
Parite çifti: EUR/USD
İşlem miktarı: 10.000 (mini lot)
Pip değeri: 0.0001
Örnek 2:
Hesap para birimi: USD
Parite çifti: GBP/USD
İşlem miktarı: 100.000 (standart lot)
Pip değeri: 0.0001
Örnek 3:
Hesap para birimi: TRY
Parite çifti: USD/TRY
İşlem miktarı: 5.000 (mini lot)
Pip değeri: 0.0001
Pip değeri, işlem yapılan paritenin ondalık basamağına göre farklılık gösterir ve bu değeri dikkate alarak işlem yapmak önemlidir.
Spreadler bir döviz çiftinin alış ve satış fiyatına dayanır. Maliyetler, forex
spreadlerine ve lot boyutlarına bağlıdır. Forex spreadleri değişkendir ve işlem
platformunuzdan referans alınmalıdır. Yatırımcıların, döviz alım satımının
birincil maliyeti oldukları için FX spread’lerini biliyor olmaları oldukça
önemlidir. Bu makalede, forex’in nasıl yayıldığını ve maliyetlerin nasıl
hesaplanacağını ve işlem başarınızı en üst seviyeye çıkarmak için spread’deki
değişiklikleri nasıl takip edeceğinizi inceleyeceğiz.
Her piyasanın bir spread’i vardır ve forexde de bulunur. Spread, bir
yatırımcının dayanak varlığı satın alabileceği veya satabileceği yer arasındaki
fiyat farkı olarak tanımlanabilir.
En düşük spread oranları nasıl hesaplanır. Bir spreadin maliyetini hesaplamadan
önce, spread’in sadece satış fiyatından bir döviz çiftinin alış fiyatından daha
az olduğunu aklınızdan çıkarmamanız gerekir. Örneklendirme olarak bir pariteyi
ele alalım. EUR/USD’yi 1.13404’ten satın alabileceğimizi ve işlemi 1.13398’lik
bir satış fiyatından kapatabilir diye varsayalım. Bu, ticaretimiz işleme girer
girmez, yatırımcının 0,6 pip spread’e maruz kalacağı anlamı taşır. Toplam spread
maliyetini hesaplamak için, işlem gören toplam lot miktarını göz önünde
hedefleyerek bu değeri pip maliyetiyle çarpmamız gerekecek. 10.000 EUR / USD lot
ticareti yaparken, 0.00006 (0.6 pip) X 10.000 (10.000 lot) = 0.6 $ toplam
maliyeteni ele almamız gerekir. Standart bir lot (100.000 birim para birimi)
ticareti yapıyorsanız, spread maliyetiniz 0,00006 pip (0,6 pip) X 100,000 (1
standart lot) = 6 $ seviyesinde olacaktır.
FX spread'inin gün içinde 'yüksek spread' ve 'düşük spread' arasında değişkenlik
gösterebileceğini unutmamalıyız. Bunun sebebi, spread'in volatilite veya
likidite gibi birçok faktörden etkilenebilmesidir. Gelişmekte olan piyasa döviz
çiftleri gibi bazı döviz çiftlerinin ana döviz çiftlerinden daha fazla
yayıldığını fark edeceksiniz. Başlıca döviz çiftleriniz, artış gösteren piyasa
para birimleri ile karşılaştırıldığında daha yüksek hacimlerde işlem yapar ve
daha yüksek ticaret hacimleri, normal koşullar altında daha düşük spreadlere yol
açma yönündedir.
Ek olarak, büyük haber olaylarına ve alım satım seansları arasındaki ilişkinin likiditenin daralabileceği ve spreadlerin genişleyebileceği iyi bilinmektedir.
Ek olarak, büyük haber olaylarına ve alım satım seansları arasındaki ilişkinin likiditenin daralabileceği ve spreadlerin genişleyebileceği iyi bilinmektedir.
Yüksek bir spread, alış ve satış fiyatı arasında büyük bir fark olduğu ifadesini
taşır. Gelişmekte olan piyasa döviz çiftleri, büyük döviz çiftlerine kıyasla
çoğunlukla yüksek bir spread düzeyine sahiptir. Normalden daha yüksek bir spread
genellikle iki faktörden birini ifade eder: piyasadaki yüksek dalgalanma veya
saat dışı ticaret sebebi ile düşük likidite. Haber olaylarından önce veya büyük
şok sırasında (Brexit, ABD Seçimleri) spreadler büyük ölçüde çoğalabilir.
Düşük bir spread, alış ve satış fiyatı arasında küçük bir fark olduğu ifadesini
taşır. Büyük forex seanslarında olduğu gibi spreadler düşük olduğunda işlem
açılımı tavsiye edilir. Düşük bir spread çoğunlukla oynaklığın düşük ve
likiditenin yüksek olduğunu ifade eder.
Haberler, piyasa belirsizliğinin kötüye götürebilecek bir zamandır. Bültende
bulunan ekonomik takvim hızla dalgalanma fiyatlarına sebep olabilir. Düzensiz ve
beklentiler karşılandığı takdirde hedef doğrultusunda ilerleyecektir. Perakende
yatırımcılar gibi, büyük likidite sağlayıcıları piyasaya başlamadan önce haber
olaylarının sonucunu kestiremezler! Bu sebeple, spreadleri çoğaltarak
risklerinin bir kısmını dengelemeye çalışırlar.
Şu anda bir pozisyon bulunduruyor ve bulunduğunuz pozisyonun spread’i önemli
ölçüde genişlerse, pozisyonunuzun dışında durdurulabilir veya bir marj çağrısı
alabilirsiniz. Spreadlerin genişlediği zamanlarda kendinizi korumanın tek yolu,
hesabınızda kullanılan kaldıraç miktarını kısıtlamaktır. Ayrıca, spread
daralıncaya kadar, spread genişleme zamanlarında bir ticareti sürdürmek de bazen
yararlı olabilir.
Yatırımcılar ve finans kuruluşları tarafından en çok kullanılan çeşitlendirme ve
ticaret araçlarından biri olan türev araçlar, borçların belirli bir süre boyunca
farklı kişi ve kurumlar arasında takas edilebilmesini sağlar. Vadeli işlemler,
takaslar ya da vadeli sözleşmeler gibi iki taraf arasında gerçekleştirilen swap
anlaşmalarıyla piyasaya likidite sağlanır ve yükümlülükler karşılıklı olarak
takas edilebilir. Swap anlaşması nedir? Swap borsası nedir? Swap analizi ne
demek? Gelin, swap hakkındaki tüm detaylara yakından göz atalım.
Takas veya değiş tokuş anlamına gelen swap, belli bir vadeye bağlı olarak
düzenlenen çeşitli finansal varlıkların veya borçların iki taraf arasında el
değiştirmesidir. Swap anlaşması ise İki tarafın farklı finansal araçlardan doğan
borçları veya nakit akışlarını takas etmek için kullandıkları bir sözleşmedir.
Swap anlaşması ile doğan bir ticaret, kredilere, hisse senetlerine veya
tahvillere dayanabilir ya da finansal bir değeri olan herhangi bir varlık
karşılığında gerçekleştirilebilir. Örneğin; değerli bir kâğıt üzerinden uzun
vadeli ve sabit oranlı borçlanmış bir işletme, değişken faiz oranı üzerinden
borçlanmış başka bir şirket ile borçlarını takas edebilir. Swap sayesinde hem
işletmeler üzerindeki mevcut borç yükleri hem de döviz kurlarında yaşanan
dalgalanmalara bağlı olarak ortaya çıkan piyasa riskleri minimize edilmiş olur.
Yükümlülüklerin türüne ve vadesine bağlı olarak değişen swap çeşitleri şu
şekilde sıralanabilir.
- Faiz swapı
- Para (döviz) swapı
- Varlık swapı
- Borç-sermaye swapı
- Forex swapı
Piyasadaki faiz farklarından kaynaklı olarak ortaya çıkabilecek riskleri önlemek
amacıyla uygulanan faiz swapı, aynı döviz cinsinden varlık ve borçların el
değiştirmesidir. Genellikle Dolar, Euro, Sterlin ve Japon Yeni gibi ana
pariteler üzerinden işlem yapılır, vade tarihi 2 ile 10 yıl gibi uzun aralıklara
sahiptir. Faiz swapı yaparken anapara ve pariteler değişmez, sadece faiz
oranları üzerinden takas sağlanır.
Döviz swapı olarak da bilinen para swapı, tarafların belirli bir süre dahilinde
gerçekleştirdikleri nakdi takas işlemidir. Anlaşma süresi dolduğunda iki taraf
da farklı türden borç olarak aldıkları dövizi, süre boyunca işleyen faiz oranını
da dahil ederek birbirine iade eder. Finans kurumları, bankalar ve merkez
bankaları aracılığıyla ülkeler, birbirleri arasında döviz swap işlemi yapabilir.
Varlık swapı, değişken veya sabit varlıkların iki taraf arasında takas
edilmesidir. Türev bir anlaşma olan varlık takasında yatırımcılar, karşı tarafa
sabit bir oran üzerinden varlık sunarak karşılığında faiz ödemesi alır. Bu
sayede, borç verilen referans varlık üzerindeki farklı risklere karşı koruma
sağlanır.
Sabit veya değişken faiz oranları ve farklı para birimleri üzerinden borçlanan
İhracatçının, anapara türünü değiştirerek faiz ve kur değişim risklerinden
korunmak için aldığı bir swap sözleşmesidir. Çapraz döviz takası; TRY, USD, EUR,
GBP ve JPY gibi farklı para birimleri arasında gerçekleştirilebilir.
Finansal olarak yeniden yapılanma içine giren şirketler, borçlarını hisse
senedine çevirerek karşı tarafa sunabilir. Şirketlerin yükümlülüklerini yerine
getirmekte zorlandığı finansal kriz gibi durumlarda, borç verenlere alacaklarını
karşılamaları için sundukları özkaynakları ifade eden bir takas anlaşmasıdır.
Belirli vade ve koşullar altında imzalanan borç/sermaye swap anlaşması ile
alacaklı borçlarını şirket hisseleri karşılığında tahsil edebilir.
FX swap olarak da adlandırılan Forex swap işlemi, türev piyasalarda bir para
birimini ödünç alırken eş zamanlı olarak başka bir para birimini ödünç vermek
anlamına gelir. Vade sonunda döviz takası gerçekleştirilir ve takas tutarı aynı
zamanda teminat olduğu için taraflar birbirine risk almadan borçlanabilir.
Kaynakları daha verimli bir şekilde yönetmek, farklı fonlar arasında hedge
yapmak, arbitraj imkanlarından yararlanmak, aktif kaynaklardan getiri elde etmek
ve risk yönetimi sağlamak swap işlemlerinin kullanım alanları arasında
gösterilebilir.
Swap işleminin başlıca avantajları şunlardır:
- Piyasa koşullarına kıyasla daha düşük maliyetle borçlanmak,
- Fonlama maliyetlerini azaltmak,
- Yeni finansal piyasalara erişim sağlamak,
- Olası risklerden korunmak,
- Mevcut riskleri en aza indirmek,
- Varlık-Yükümlülük uyuşmazlıklarını düzeltmek,
- Kredi ve arbitraj olanaklarından yararlanmak,
- Ek gelir elde etmek.
- Erken iptal durumunda belirli bir ücret tahakkuku alınması,
- Temerrüt riskine tabi olması,
- Likit olmayan bir finansal araç olarak hizmet vermesi,
- Resmi ve organize bir piyasasının olmaması,
- Kur ve faiz risklerine açık olması.
Forex piyasasında sıklıkla karşılaşılan swap oranı, faiz ödemesi akışını belirli
bir süre boyunca taraflar arasında değiştirmek için kullanılan bir anlaşmadır.
İşlem yapılan pariteye bağlı olarak para birimlerinin faiz oranları da
birbirinden farklıdır. Döviz faiz oranındaki bu farklar yatırımcılara artı veya
eksi olarak yansır.
Swap anlaşması olarak da bilinen ülkeler arası döviz takası, farklı ülkeler
arasındaki para birimlerinin değişimini ifade eder. Dünya genelinde birçok ülke
borçlanmak, döviz ihtiyaçlarını karşılamak veya dış finansman sağlamak amacıyla
swap anlaşmaları düzenler.
Swap değerleme işlemleri, Gelir Vergisi Kanunu içindeki hükümlere uygun olarak
gerçekleştirilir. Swap işleminin türü, vadesi, döviz cinsinden alınan
varlıkların ve kredilerin durumu gibi konulara göre değerleme sağlanır.
Geleneksel ticarette takas, el değiştirme veya değiş tokuş olarak ifade edilen
swap, tarafların farklı finansal araçlar üzerinden nakit akışlarını ya da
borçlarını takas ettiği bir anlaşmadır.
Finansal piyasalarda swap, belirli bir zamana ve yükümlülüklere bağlı olarak iki
tarafa ait hakların faiz ödemeleri ve döviz türünden karşılıklı olarak takas
edildiği bir sözleşme üzerinden işler.
Swap işlemleri resmi ve organize bir piyasa aracılığıyla yönetilmediği için
belli sorunları beraberinde getirebilir. Ayrıca kredi faiz oranlarının ve döviz
kurlarının dönemsel olarak değişebilmesi de belirsizlikleri artırır.
Belirli dönemlerde gerçekleştirilen swap hamleleri, döviz kurlarını baskılayıcı
bir etkiye sahip olabilir. Ülkeye giren döviz ve karşılıklı finansal iş
birlikleri piyasaların güçlenmesini sağlayarak dövize olan talebi azaltabilir.
Bu sayede döviz fiyatları kademeli olarak geri çekilebilir; öte yandan mevcut
piyasa koşullarında belirsizlik hakimse ve ülkedeki siyasi iklim sorunluysa
döviz kurlarında önemli bir değişim de yaşanmayabilir.
Türk Lirası swap faizleri arttıkça, TL bazlı swap anlaşmalarına olan ilgi de
azalabilir.
Swap bedeli, pariteler arasındaki faiz farklarına göre yatırımcı hesabına artı
ya da eksi olarak yansıyan gecelik faiz maliyetini ifade eder.
Olumsuz swap maliyeti olarak düşünülebilir. Aynı gün içinde alınan pozisyonlar
gün sonunda kapatılmazsa yatırımcı hesabından belirli bir oranda kesinti
yapılabilir.